05.05.2024
Turkish (Turkiye)English (United Kingdom)Russian (CIS)
Türkiye - İran Yuvarlak Masa Toplantısı TASAM'da Yapıldı PDF Печать E-mail

Türkiye - İran Yuvarlak Masa Toplantısı,12 Kasım 2008 tarihinde Türk Asya Stratejik Araştırma Merkezi’nde (TASAM) gerçekleştirildi. Enerji, nükleer enerji, uluslararası sistemdeki yeni gelişmeler, bölgesel problemler, Kafkasya’daki sorunlar ve dünyadaki gelişmelerin tartışıldığı toplantıya TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, emekli büyükelçi ve TASAM Başkan Yardımcısı Murat Bilhan, emekli büyükelçi Aydemir Erman, Prof. Dr. Vural Altın, İran Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Sayyed Rasoul Mousavi Musevi, II. Batı Asya Dairesi Başkanı Jelaleddin Nemini ve İran Dışişleri Bakanlığı Bilirkişisi emekli büyükçelçi Jalal Kalanteri katıldı.

Bölgede önemli etki ve güce sahip iki ülkenin düşünce kuruluşları arasında düzenlenen yuvarlak masa toplantısına basın büyük ilgi gösterdi ve konuşmacılara birçok konuda sorular yöneltildi. İki ülke arasındaki ilişkileri daha da geliştirmek ve ortak sorunların tartışılması için düzenlenen toplantıda değinilen konular kısaca şu şekilde özetlenebilir:

Toplantının açılış konuşmasını yapan TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, Sovetler Birliği’nin dağılmasıyla 2 kutuplu dünyanın da sona erdiğini belirterek, bunun yerini çok kutuplu bir dünyanın aldığını ifade etti. Yeni oluşan dünyada Türkiye ve İran’ın önemli bir yeri olduğunun altını çizen Şensoy, "İran ile Türkiye’yi yakınlaştıran kültürel bağlar var. Bu iki ülke çok ciddi rekabet alanları da bulunan ülkeler. Ancak iki ülke bölgede aynı zamanda istikrarı ve güveni de oluşturmaya çalışan önemli aktörlerdir. Son dönemde ilişkiler de son derece ivme kazandı. PKK terör örgütü konusunda işbirliği de bunun bir gereği. Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler özellikle Irak her iki ülkeyi de yakından ilgilendiren ortak bir sorundur" dedi.
İran Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Sayyed Rasoul Mousavi de, dünyada son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. ABD başkanlık seçimlerini Barack Obama’nın kazanmasının önemini vurgulayan Mousavi, "ABD’ye yeni seçimden sonra değişim sinyalleri verildi. Bu gerçek mi değil mi hepimiz göreceğiz. Obama farklı şeyler söyledi. ABD Dış politikasında önemli değişikler olacağına dikkat çekti. Eğer gerçekten bu iyimserlik gerçekleşirse bölgemiz için de iyi sonuçlar verecek.
Irak’dan ABD birliklerinin çıkarılması da bölge istikrarına katkı sağlayacaktır" diye konuştu.
Mousavi, İran ve Türkiye’nin geçmişten gelen ortak yönlerinin bulunduğuna dikkat çekerek, iki ülkenin işbirliğinin geliştirmesi halinde bölgede önemli bir rol oynayabileceğini kaydetti.
Toplantıda İran’ın nükleer programı ile ilgili bir sunum yapan Büyükelçi Jelal Kalantari ise, İran’ın, Uluslararası Atom Enerji Ajansı (IAEA) ile görüşmelerde bulunduğunu belirterek, "İran’ın nükleer programı tamamen barışçıl amaçlara yöneliktir. Bomba ya da herhangi bir zararlı madde yapımı ile ilgili bir bulgu yoktur. Ancak bazıları İran’ın sahip olduğu nükleer teknolojiyi kötü amaçla kullandığını ısrarla iddia ediyor. Biz IAEA ile işbirliği yapabileceğimizi ancak bunun bazı şartları olduğunu söyledi. Bu işbirliğinin karşılıklı bir anlaşmaya dayanması gerektiğini ifade ettik. Her türlü sorunun cevaplanacağını, merak edilen soruların yanıt bulması gerektiğini söyledik. ABD’nin söylediklerinin gerçekçi olmadığını belirttik" dedi.
Son yıllarda ABD’deki bazı kişilerin ısrarla İran’ı suçladığını ifade eden Kalantari, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İran’ın nükleer programını çarpıtmaya çalışıyorlar. İran kendi adına her türlü çabayı gösterdi. ABD ya da başka kişilerin ne söylediği önemli değil. IAEA da zaman zaman hazırladığı raporlarda İran’da nükleer silah ile ilgili bulgulara rastlanmadığını açıkladı. Biz İran olarak kör değiliz. ABD’nin İran’ın nükleer programı konusunda özellikle çarpıtma çabaları var. Biz İran olarak ABD’nin iddialarının doğru olmadığını kanıtladık. Bizden istenen her şeyi yapmamıza rağmen IAEA tarafından yapılan bazı şeyleri bu anlaşmaya uymadığını söyleyebilirim. İran da diğer ülkeler gibi nükleer silaha karşıdır."
II. Batı Asya Dairesi Başkanı Jelaleddin Nemini ise konuşmasında iki ülkenin geçmişten gelen bağlarına dikkat çekerek, ilişkilerin geliştirilmesinin önemini vurguladı. Nemini konuşmasında Türkiye-İran arasındaki sınırın tarihin en eski sınırlarından birisi olduğunu ve iki ülke arasında çok uzun yüzyıllar boyu devam eden bir ilişki olduğunu dile getirdi. Ayrıca Nemini konuşmasında son dönemlerde iniş-çıkışlarla devam eden Türkiye-İran ilişkilerinin son dönemlerde istikrarlı bir zemine oturduğunu ve enerjiden, terörizme karşı ortak mücadele gibi birçok alanda işbirliği halinde olunduğunu belirtti.


Emekli Büyükelçi Murat Bilhan da dünyada yaşanan gelişmeleri değerlendirerek, "ABD’de Obama’nın açıklamalarından yumuşama işaretleri çıktı. Guantanomo üssünün kapatılması ve İran ile görüşmelerin başlamasının sinyallerini verdi. Obama’nın Bush’un radikal görüşlerinden ayrılacağı anlaşılıyor" şeklinde konuştu.
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Vural Altın, ABD’nin başkan Ford zamanında İran’ın nükleer programına destek verdiğine dikkat çekerek, "İran’a nükleer programı konusunda suçlama yönelten iki ülke var. Bunlardan biri geçmişte nükleer silah kullanan ABD, diğeri ise nükleer teknolojisi konusunda herhangi bir açıklama yapmayan İsrail" dedi. Ayrıca Prof. Dr. Vural Altın uluslararası anlaşmalara göre herhangi bir ülkenin kendi teknolojik imkânları ile nükleer teknolojiye sahip olmasının yasa dışı olmadığı ancak elinde bulunan teknolojiyi diğer ülkelere transfer etmenin ve bu yolla nükleer silahlanmanın yasa dışı olduğunu ifade etmişlerdir. “Bu noktada örneğin İsveç bu teknolojiyi isterse yerine getirebilecek kapasiteye sahiptir. Sorun burada bunun transfer edilmesidir. Bu noktada zaten IAEA raporlarında da ifade edildiği gibi İran’da nükleer silah bulgusu saptanmamıştır. Ancak iki taraf arasında bir güven sorunu olduğu da gerçektir. Bunu da görmemezlikten gelemeyiz” demiştir.


Türk heyetinde yer alan emekli büyükelçi Aydemir Erman özellikle Afganistan tecrübelerini dinleyicilerle paylaşmış ve burada yaşanan gelişmeler hakkında bilgiler vermiştir. Büyükelçi Erman “Afganistan’da ki önemli figürlerin birçoğu İran’da yaşamış ve üniversitelerde yetişmiştir. Bu bölgede Hikmetyar herkes tarafından bilinen bir isimdir ve tekrar ismi gündeme gelmektedir. Aynı zamanda Taliban rejimine karşı bir mücadele vardır. Ancak şunu görüyoruz ki bu Taliban tekrar güç kazanma eğilimindedir. Afganistan konusu coğrafi ve politik açıdan Türkiye ve İran’ı yakından ilgilendirmektedir” dedi.
Konuşmalardan sonra heyetin karşılıklı soru cevapları ile devam edilen toplantıda;
Teröre karşı her iki ülkenin ortak mücadelesi, yapılması planlanan enerji projeleri ve Kafkaslarda yaşanan gelişmeler üzerine konuşmalar yapılmıştır. Toplantı heyetin karşılıklı olarak günün anısına hediyeler sunması ve teşekkür konuşmaları ile son bulmuştur.